Antalya’nın Fethi’nin 812. Yıldönümü

Ülkemizin en nadide ve değerli şehirlerinden, Türkiye turizminin başkenti Antalya, 1-5 Mart tarihleri arasında Antalya’nın fethinin 812. Yıl dönümünü kutluyor. Bir şehrin, hali hazırda ait olduğu halkın yönetimine girmesinin ilk zamanı olarak da kabul edilebilecek olan fetih kutlamaları, tarihsel duruma göre her şehir için farklılıklar gösteriyor. Bazı şehirlerde Türkiye Cumhuriyeti kuruluşu öncesi döneme atıf yapılırken kimi şehirlerde de daha önceki devletlerin hakimiyet kurduğu zamana tarihleme yapılıyor. Antalya’nın fethi ise bu kadim kentin en parlak zamanlarını yaşadığı Selçuklu İmparatorluğu dönemi olarak kabul edilerek bu yıl 812. Yıldönümü kutlamaları yapılacak. Peki, Antalya’nın fethi ne zamandı ve bu dönemden günümüze Antalya hangi değişimler geçirdi? Antalya’nın fethi kutlamaları vesilesiyle Antalya’nın siyasi tarihine kısa bir yolculuk yapalım ve diğer yandan da Antalya’nın Fethinin 812. Yıldönümü kutlamalarına bir göz atalım.

Antalya’nın Fethi Ne Zaman? Tarihsel Bakış

Yukarıda da değindiğimiz gibi 812. Yılının kutlandığı Antalya’nın fethi, Kurtuluş Savaşı dönemi ile değil Selçuklu Sultanı Gıyaseddin Keyhüsrev tarafından Türklerin egemenliğine girişi olarak kabul ediliyor. Bunun nedeni ise Kurtuluş Savaşı’nda İtalyanların bir dönem hakimiyetine giren Antalya’nın daha sonra bu güçlerin savaşı yürüten iradeye karşı kendi kararları ile kentten çekilmesi yani Antalya’nın o dönem doğrudan askeri mücadele ile değil diplomasi ile geri alınmasından geliyor. Yani, bu dönemi de içine alacak biçimde bundan 812 yıl önce Selçuklu Sultanı Gıyaseddin Keyhüsrev, 1207 yılında Bizans egemenliğindeki Antalya Kalesi’ni ve devamında tüm şehri ele geçirmiştir. Dolayısıyla Antalya’nın fetih tarihi 1207 yılıdır ve 5 Mart tarihi olarak kabul edilmektedir.

Antalya’nın Selçuklular Tarafından İlk Fethi

1207 yılında Selçuklu Sultanı Gıyaseddin Keyhüsrev tarafından Türk ve İslam yönetimi altına giren Antalya, tarihsel kaynaklara göre 2 kez fethedilmiştir. Konya’yı kendisine başkent yapan Selçuklu Devleti ( Anadolu Selçukluları), stratejik önem taşıyan liman kenti Antalya’yı da topraklarına katma hedefindedir. Bu süreçte Bizans devleti, deniz tüccarları üzerinde baskı kurmuştur ve zaten Selçuklu – Bizans arasında bir çekişme de söz konusudur. O esnada Türk denizcilerin Mısır’dan getirdikleri mallarına Antalya Limanı’nda Frenkler el koyunca Gıyaseddin Keyhüsrev, bu durumu fırsat bilerek Antalya Kalesi’ne sefer hazırlığı yapar. Konya’dan Antalya Kalesi önlerine gelen Selçuklu ordusu, ok atışları ile kuşatma altına aldı. Bu esnada burçlara tırmanan Konyalı Hüsameddin Yavlak Arslan da Antalya’nın Ulubatlısı olarak bilinir. Kıbrıs’tan Bizans’a desteğe gelen kuvvetler, Selçuklu’nun işini zorlaştırsa da 5 Mart 1207’ye tarihlenen bu fetihle Antalya’nın Türk – İslam yönetimine girme dönemi de başlar. 

Antalya’nın İkinci Fethi

Antalya’nın ilk fethinde Kıbrıs’tan Bizans’a destek için gelen kuvvetlerin komutanı olan Gautier de Montbeliard’ı esir almış ancak daha sonra serbest bırakmıştı. Tıpkı, Anadolu’ya ilk girişte Alparslan’ın Romen Diyojen’i serbest bıraktığı gibi. Ancak, fetihten sonra Selçuklu karşıtı yeni bir örgütlenme çalışmasına giren Montbeliard, 1212 yılında Kıbrıslıların desteği ile bir Haçlı saldırısını organize ederek Antalya Kalesi’ni ele geçirdi. Bu süreçte Selçuklu Sarayı’nda yönetim kargaşası yaşanmaktaydı ve bu durumdan yararlanan Haçlı kuvvetleri, yeniden şehre egemen olup 4 yıl boyunca Antalya’yı bağımsız hale getirdiler. 4 yıl boyunca Anadolu Selçukluların erişim sağlayamadığı Antalya Kalesi’ne , tahta çıkan İzzeddin Keykavus tarafından 1216 yılında yeniden bir sefer düzenlendi. Antalya’nın ikinci fethi olarak tarihsel kaynaklarda geçen bu fethin tarihi ise 23 Ocak 1216 olarak tarihlenir. Sultan İzzeddin Keykavus, bu kez Antalya’yı önceki etih gibi karadan kuşatmanın yanında denizden de kuşatarak abluka altına almıştır. Antalya’yı yeniden Haçlı hakimiyetine sokan Kıbrıslı komutan Gautier de Montbeliard da dahil tüm Haçlı kuvvetlerini etkisiz hale getiren Selçuklu ordusu, kesin zaferini kazanmıştır. Antalya’da Bizans dönemi de kesin olarak 1216 yılı itibariyle son bulmuştur. Bu kesin zaferin ardından stratejik öneme sahip olan Antalya şehrine Selçuklu devleti tarafından imam, kadı, müezzin, hafız atamaları yapılmış ve kentin 1207 yılındaki fethine nazaran daha yerleşik bir sistem kurulmaya başlanmıştır.

Antalya’nın Siyasi Tarihi

Antalya ve çevresi, özellikle Alanya ki bu ilçeyi Selçuklular Konya’dan sonra ikinci başkent olarak kullanmışlardır, Selçuklular döneminde oldukça önemli bir konumdadır. Selçuklu mimarisi, kültürü ve siyaset biçimi, Antalya yöresinde kurumsallaşırken Türkmenlerin yani Yörüklerin, göçebe hayattan yerleşik döneme geçmeleri de bu dönemle birlikte başlamıştır. Selçuklu döneminde Antalya’da Türklerin yanı sıra varlığını devam ettiren Rum, Ermeni ve Yahudilerin mahalleleri, kentin içinde iç surlarla ayrılarak Türklerle ve kendi aralarında çatışmalarının önlenmesi amaçlanmıştır. Antalya, devamında Selçuklu Devleti’nin dağılması sonrası Hamitoğulları Beyliği ile  Teke Beyliği hakimiyeti altında uzunca bir dönem yaşamıştır. Bu dönemde Anadolu’da hakim olmaya başlayan Osmanlılar, bu bölgeye de akınlar düzenlemiş ve bölgeyi ele geçirmiştir ancak yeniden yönetimi Teke Beyliği’ne bıraktıktan sonra Yıldırım Bayezit ve devamında 2. Murat ile birlikte tüm bölge Osmanlı egemenliğine girmiştir. Bu süreci Korkuteli perspektifinden şu yazımızda detaylı olarak görebilirsiniz.

Antalya’nın Fethi Kutlamaları

Antalya’nın bu yıl düzenlenecek fetih kutlamalarının organizasyonu; Antalya Valiliği, Antalya Büyükşehir Belediyesi ve Akdeniz Üniversitesi koordinasyonunda sağlanıyor. Antalya’nın fethi kutlamalarında en dikkat çeken organizasyonların başında ise 2. Uluslarası Antalya Kongresi dikkat çekiyor. Dünyanın dört bir yanından ve ülkemizden tüm akademisyenlerin davet edildiği ve Akdeniz Üniversitesi’nde 2 günlük dopdolu bir panel programı ile Antalya tarihini, kültürünü, ekonomisini ve bu şehirde iz bırakanları, akademik bir perspektifle ele alan panellerin ardından kongrenin 3. Gününde bir de katılımcılara ücretsiz Antalya turu yapılacak.  2 Mart Cumartesi günü ise Antalya Spor Salonu’nda 2'nci Antalya 1207 Fetih Kupası Türk Okçuluk Yarışması düzenlenecek. Kutlamaların 3. Günü olan 3 Mart Pazar günü ise sabah 08:45’ten itibaren açık hava spor etkinlikleri var. Öncelikle 14.sü düzenlenen Uluslararası Runatolia koşusu, Antalya’nın simgelerinden Cam Piramit’te başlayacak. Engelliler Koşusu, Yarı Maraton, Maraton ve 10 Km. koşuları, programda yer alıyor. Saat 14:00’te yeni açılan Sahil Antalya Yaşam Parkı’nda herkesin katılabileceği Fetih Yürüyüşü düzenlenecek. Antalya’nın fethi kutlamalarında akıllardan kolay çıkmayacak uçak gösterisi Solo Türk Antalya göklerinde yer alırken gece de Uğur Işılak konseri olacak.   Antalya’nın fethi kutlamaları çerçevesinde 4 Mart Pazartesi günü Cumhuriyet Meydanı – Karaalioğlu Parkı arasında yapılacak 1207 Fetih Koşusu ile kutlamaların son günü teatral fetih gösterisi de programda yer alıyor. Tüm etkinlikler, halka açık ve ücretsiz. Etkinliklerin tamamını, detaylı olarak şu adresten öğrenebilirsiniz. 812. Yılında Antalya’nın Fethi kutlu olsun.

14.06.2021