Dünya Gastronomi Günü Kutlu Olsun. Gastronomi Dünyasına Yolculuk

Birleşmiş Milletler tarafından konu bazında belirlenen ve kutlanan BM Dünya Günleri Haziran ayı programında 18 Haziran tarihinde kutlanan Dünya Sürdürülebilir Gastronomi Günü de yer alıyor. BM’nin genel politikası olan Sürdürülebilir Kalkınma çerçevesinde ele alınan Dünya Gastronomi günü, gastronomi ile insan ve toplum yaşamı arasındaki ilişkinin önemi yönünde bir farkındalık yaratmayı amaçlıyor. Dünya Sürdürülebilir Gastronomi Günü 2019 vesilesiyle biz de hem bu özel dünya günü hakkında BM’nin yaptıklarını hem de yerel ve uluslararası anlamda gastronomi konusunu ele aldık. 

Gastronomi Nedir?

Öncelikle kelime itibariyle hayatımıza son yıllarda daha fazla giren gastronomi kelimesinin anlamını hatırlayarak başlayalım. Gastronomi kelimesi, Yunanca kökenli bir kelime. Yunan dilinde mide ile ilgili anlamına gelen "Gastro" ile kanun, kural anlamına gelen "Nomos" kelimesinden türeyen "Nomy" kelimelerinim birleşimi ile ortaya çıkmıştır. Bu birleşim de kelimelerin kökeni olarak “Yemek kanunu” ya da “Yemeğin kuralları” gibi bir manaya gelmektedir. Son yıllarda günlük hayatımızda daha fazla rastladığımız Gastronomi kelimesi, bu haliyle türetilerek ilk olarak bundan 200 yılı aşkın bir süre önce 1801 yılında Fransız yazar ve şair Joseph Berchoux tarafından kullanılmıştır. Bugün ülkemizde ve dünyanın pek çok yerinde akademik kürsüsü kurulan ve şefler yetiştiren bir disiplinin adı olan gastronomi; Yenilebilir tüm maddelerin, hijyenik ve sağlığa uygun bir şekilde en üst seviyede damak ve göz zevkini amaçlayarak yenmeye hazır hale getirilmesine kadar olan tüm süreci bir çalışma alanı kabul eder. Gastronomi genel olarak kültür ve yemek arasındaki ilişkiyi inceleyen bir disiplindir. Dolayısıyla bu noktada gastronomi hakkında karşımıza iki durum çıkıyor. Bir tanesi, yemeğin yapılmasının tüm sürecine ait olan bilgi, diğeri de kültürle yemek arasındaki ilişkinin incelenmesi. Artık televizyon kanallarında ve internetteki videolarda yarışmalarının da bolca yapıldığı İngilizcesi “Master Chef” olan yemek şefliği için kurulan akademik kürsülere de “Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü” ismi veriliyor.  Bu bölümde akademik olarak yukarıda tanımını yaptığımız iki türlü durum hakkında eğitim alan öğrenciler, şef olarak mutfaklarda çalışma imkanı yakalarken bakanlık bünyesinde denetçi olarak da çalışabiliyorlar. Bu akademik eğitimin yanında saygın aşçılık okulları da ayrıca baş şef olarak kendisini ispatlamış eğitmenlerin yönetiminde eğitimler vermeye de devam ediyor. Dolayısıyla, yeme – içme kültürünün ateşin bulunmasından bu yana insanlık tarihi ile eş zamanlı oluşu, yemeğin insanlar için hayati önemi ve binlerce yıllık sonsuz kültürlerle halen devam eden insanın yaratıcılığı beraber düşünüldüğünde gastronomi, çok çok geniş bir alanı ifade ediyor.

BM Sürdürülebilir Gastronomi Günü 2019

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, Sürdürülebilir Gastronomi Günü’nü 21 Aralık 2016 tarihinde kabul etmiştir ve bu günün kutlanması için 18 Haziran tarihini belirlemiştir. Sürdürülebilir Gastronomi Günü, dünyanın dikkatini sürdürülebilir gastronominin oynayabileceği rol üzerine yoğunlaştırmanın gerekliliğini vurgulamaktadır. BM, bu kararında gastronomiyi dünyanın doğal ve kültürel çeşitliliği ile ilgili kültürel bir ifade olarak kabul etmiştir. Bunun yanında, tüm kültürlerin ve medeniyetlerin katkıda bulunacağı sürdürülebilir kalkınmanın bir parçası olarak değerlendirmektedir. Buna göre Sürdürülebilir gastronominin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşılmasında oynayacağı rol şu şekilde tanımlanmıştır; Tarımsal Gelişme Gıda Güvenliği Beslenme Sürdürülebilir Gıda Üretimi Biyolojik Çeşitliliğin Korunması Bu konu başlıklarından da anlaşılacağı gibi BM Gastronomi gününü, yalnızca bir yeme – içme alışkanlığı ya da kültürü olarak değil gıdaya ulaşımdan beslenmeye ve ekolojiye kadar insanlığın geleceğine dönük bir bütün olarak ele almak gerekiyor. Birleşmiş Milletler ayrıca gıdaların kökenlerini tespit konusunda da çalışmalar yapıyor. Bu noktada Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) devreye giriyor. Menşe yerlerine bağlı gıda ürünleri, FAO tarafından ekonomik ve sosyal açıdan kırsal bölgelere katkısı ve dünya çapında yıllık 50 milyar dolarlık bir ticaret değeri ile sürdürülebilir kalkınmaya dönük olarak teşvik ediliyor. Bu tür ürünler coğrafi kökenlerinden kaynaklanan spesifik özelliklere, niteliklere ve marka değerlerine sahip olarak kabul ediliyor ve ürünlere coğrafi işaret veriliyor. Ülkemizde Antep Baklavası, Malatya Kayısısı ya da Aydın inciri gibi ürünler, coğrafi işaret almıştır. Dünya çapında ise Kolombiye Kahvesi, Darjeeling çayı (Hindistan), Manchego peyniri (İspanya), Penja biberi (Kamerun), Vale dos Vinhedos şarabı (Brezilya) gibi örnekler mevcuttur. Bu coğrafi etiketleme yöntemi, yani menşe yerlerine bağlı ürünlerin tescili, ekonomik kazanımlardan çok daha önemli etkiler yaratıyor. Kayıt sürecinin merkezinde yer alan yerel üreticiler ve işlemciler, gıda sistemlerini daha kapsayıcı ve daha verimli hale getirmeye yardımcı oluyor. Böylelikle, üreticilerin ürün özelliklerini geliştirme ve menşe etiketini teşvik ederek koruması da sağlanıyor. Bu tür etiketlerin oluşturulması ile devletler kayıt ve belgelendirme süreciyle yakından ilişkili olduğu için kamu-özel sektör diyaloğu da artırılmış oluyor.

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO)

Birleşmiş Milletler’in uzmanlık kuruluşlarından biri olan FAO, Dünya genelinde gıda ve tarımla ilgili çalışmaları organize edip geliştirerek gıda güvenliğini sağlamayı amaçlayan bir örgüt. FAO’nun Türkiye ile yürüttüğü ortak çalışmalar da var. FAO – Türkiye Ortak Programı adıyla özel bir programdan bahsetmek mümkün. Buna göre FAO- Türkiye Ortaklık Programı, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Tacikistan, Türkiye ve Türkmenistan’a gıda güvenliği ve kırsal yoksulluğun azaltılması konularında yardım sağlama amacını taşıyor. 2006’da faaliyete geçen program, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın temsil ettiği Türkiye hükümeti tarafından sağlanan güvence fonuyla finanse edilerek destekleniyor. 2015-2019’u kapsayan programın ikinci aşaması ise  gıda güvenliği ve beslenme, tarım ve kırsal kalkınma, doğal kaynakların korunması ve yönetimi, tarım politikaları ve gıda güvenilirliği başlıkları altında devam ettiriliyor.  Aynı şekilde FAO – Türkiye arasında bir de Ormancılık Programı söz konusu. 2015-2019 arasını kapsayan programa Orman ve Su İşleri Bakanlığı, 2 Milyon Dolar güvence vermiş durumda. Sürdürülebilir arazi yönetim, Ormancılık politikaları ve kurumsal kalkınma, Orman yönetimi ve korunması, Orman ürünleri ve hizmetleri, Orman ve çevre, İnsan ve çevre gibi başlıklarda çalışmalar yürüten program ile ormanların insanların hayati değerine odaklanılıyor.

Gurme Nedir? Kime Gurme Denir?

Gastronomi günü dolayısıyla yazdığımız yazımızı, son olarak konu ile ilgili çok konuşulan gurme sözcüğü ile bitirelim. Yemekler ve içkiler konusunda uzmanlık ölçüsünde bilgisi ve gelişmiş beğenisi olan, ağzının tadını bilen kişi, yiyecek içecek uzmanı olarak tanımlanabilecek gurmeler, her zaman bir okuldan yetişmek zorunda değil. Ancak yemeğin, içkilerin ve içeceklerin kökeninden türlerine, nasıl hazırlandıklarından nasıl pişirildiklerine ve menşelerinin kültürlerine kadar geniş bir bilgi birikimi ile gastronomi konusunda uzman ve yüksek deneyim sahibi kişiler olması gerekir. Yemek ve içki tadımı ile onlara puan verme ve rapor hazırlama işleri yapan gurmelerin sayısı gerçek anlamda bu nedenle çok fazla değildir. Dünyadaki herkesin sağlıklı ve kaliteli beslendiği günler dileğiyle, Dünya Sürdürülebilir Gastronomi Günü kutlu olsun.

07.07.2021