Serin Bir Elma Diyarı – ELMALI

Antalya ilçelerinden olan Elmalı, gerek tarihi gerekse de şu anki kültürel hayatı ile oldukça ilginç bir yer. Antalya denilince akla gelen turizm anlayışından daha farklı bir çizgide yer alan Elmalı, Antalya’nın Muğla sınırında bulunuyor. En eski yerleşim yerlerinden biri olan Elmalı nerede ve Elmalı nereye bağlı soruları da isminden dolayı sıkça sorulan sorular oluyor. İsmi ve tarihi ile özel bir yer olan Elmalı ilçesi hakkında detaylı bilgiler ile geçmişten günümüze bir yolculuğa birlikte çıkalım.   

Elmalı Tarihi

Türkiye’nin elma üretiminin %10-12 oranı Elmalı ilçesinde sağlanır. Bu nedenle herkesin aklına gelen düşünce de Elmalı ilçesi isminin elma üretiminden kaynaklandığıdır ancak konu tam olarak böyle değil. Bunun nasıl olduğunu, öncelikle Elmalı tarihi içinde bir gezintiye çıkarak anlayabilirsiniz. Elmalı tarihi o kadar eskiye dayanmaktadır ki M.Ö 5 ve 4. Yüzyıllarda Antalya bölgesinin hakimi olan Likyalılar ile bu hikaye başlar. Süreç içerisinde Akdeniz medeniyetlerinin dokunduğu Elmalı, Roma ve Bizans İmparatorluğu ile devamında Selçuklu hakimiyetinde kalmıştır. Türkmenlerin ya da bir başka deyişle Yörüklerin Selçuklu döneminde yer aldığı ilçe, Selçuklu sonrası önce Teke Beyliği içinde bulunmuş ve ardından Osmanlı sınırlarına tam anlamıyla katılmıştır. Likya zamanında bölgenin kuzeyini temsil eden önemli bir ticaret şehri olan Elmalı, bu dönemlerden kalan kazı ve araştırmalardan Likya’nın aslında bir Asya kavmi olduğu gerçeğinin de ortaya çıkmasına neden olan yerdir.  Biraz da karanlık olan bu çok eski çağ tarihinden bu yana gelinirse karşımıza elbette Roma ve Bizans medeniyetleri çıkıyor. Selçuklu İmparatorluğu zamanında şöhretli zamanlarını yaşayan Antalya'nın uç bölgesi olarak önemini koruyan Elmalı, bu önemini Osmanlı İmparatorluğu döneminde de devam ettirmiştir. Öyle ki Elmalı Belediyesinin kuruluşu 1868’dir. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan önce bir il statüsünde olan Elmalı, Cumhuriyetle birlikte Antalya’ya bağlanmıştır. Eski ismi Emelas olan ilçe, biraz da elma yetiştiriciliğinin eski ismiyle benzerliği dolayısıyla Elmalı ismini almıştır. İlçenin daha önceki isminin ise Kabala olduğu söylenmektedir.

 Elmalı Tarihi Yapılar

Her ilçesinde kendine has tarihi ve kültürel dokularına ulaştığınız Antalya’da, Elmalı ilçesinin tarihi yapıları açısından ilk dikkat çeken eser, 1610 yılında yapılan Ömer Paşa Camiidir. Yapılış dönemi itibariyle Ege ve Akdeniz’in en büyük camii olan yapı, Osmanlı döneminde Elmalı ilçesinin değerini göstermektedir. Ömer Paşa Camii ve Külliyesi dışında ilçede görülebilecek Kütük Camii, Selçuklu Camii, Kesik Minare ve Sinan-ı Ümmi Camii isminde eserler yer almaktadır. Osmanlı’dan kalma medreselerin de yer aldığı Elmalı’da 2011 yılında açılan müze de gezilebilir. İlçede tescili yapılmış 138 tane tarihi nitelikte ev ve konak yer almaktadır. Bu tarihi yapılarla ilgili restorasyon çalışmaları devam etmekte olup tamamlandığında deniz kenarında olmamasına rağmen özellikle yerli turistlerin ilgi odağı ilçelerden biri haline gelmesi beklenmektedir. Antalya kıyı çevresindeki turizm potansiyeli de dikkate alındığında Elmalı, yakın zamanda yeni bir alternatif kültür – turizm ilçesi olmaya aday.  Daha eski zamanlara gidildiğinde ise Elmalı ilçesinde yer alan Höyükler, defineler, tümülüsler ve anıt mezarlar dikkat çeker. Elmalı ilçe sınırlarında 3 adet höyük yer alır. Tarihi yapıların zaman içinde yıkılması ve üst üste binmesi sonrasında bir tepe oluşturması yani bir nevi harabe halini almasına verilen isim olan höyüklerden ilki Müğren Köyünde bulunur. Buradaki arkeolojik çalışmalar, çok eski medeniyetleri işaret ederken üzerinde Osmanlı ve Türk mezarlıkları bulunan Semahöyük köyündeki birikim üzerinde de mezarlıklar sebebiyle araştırma yapılamamıştır. Elmalı’da bulunan en büyük höyük ise Kaş yolundaki Beyler Höyüğü ismindedir. Bulunduğu Beyler Köyü’nden ismini alan tarihi bölgedeki araştırmalar, Bronz çağından beri yaşam izlerine rastlamıştır. Beyler Höyüğü üzerinde yapılan kazı çalışmaları sonrası elde edilen buluntular Antalya Müzesi’nde sergilenmektedir. Bir başka tarihi kalıntı biçimi olan Tümülüs ise Bayındır Köyü’nde bulunmaktadır. M.Ö 7. Yüzyıla ait olduğu tespit edilen tümülüs buluntuları da yine Antalya Müzesi’nde özel bir bölümde yer almaktadır. Elmalı’da ayrıca Karaburun ve Kızılbel köylerinde Likyalılar döneminden kalma kral ve anıt mezarları gezilebilir. Elmalı ilçesinin bir başka ilginç kalıntısı ise definedir. 1984 yılında Kral mezarı ile Gökpınar köyü arasında bulunan defineden 190 tane gümüş antik sikke çıkarılmış ve bunlar kaçakçılar yoluyla ABD’ye götürülmüştür. Halen Boston’da Museum Fine Arts’ta kişiye ait özel varlık olarak sergilenen Elmalı Definesi, içinde her biri 600.000 USD değerindeki 14 adet Atina Decadrachmeleri ( Dekadrahmileri) ismindeki hazineyi de barındıran çok değerli bir hazinedir. 

Elmalı Kültürü ve Yaşayış

Antalya’nın genelinde olduğu gibi yayla ve Yörük kültürünün egemen olduğu Elmalı ilçesinde tarihin en eski yayla güreşlerinden olan Elmalı Yeşil Yayla Yağlı Pehlivan güreşleri devam etmektedir. 660 yılı aşkın bir geçmişe sahip olan Yeşil Yayla güreşleri, bu anlamda Kırkpınar ile rekabet halindedir. İlçede bulunan sedir ormanları ve içindeki 2000 Yıllık olduğu tahmin edilen Sedir ağacı da görülmeye değerdir. Halkın ağırlıklı olarak tarımla geçimini sağladığı Elmalı, yüz bin dekar alanda elma üretimi ile öne çıkmaktadır. İlçeye 80 milyon TL ve üzerinde direkt gelir sağlayan elma yetiştiriciliğinin yanında sebze üretimi ile seracılık da oldukça gelişkindir. Tarihi dokusu ve yayla coğrafyası, tarihi konakları ve daha önce yanlış yapılandırılan baraj nedeniyle zarar gördüğü için yeniden canlandırılmaya çalışılan Avlan Gölü ile ile Elmalı, yakın zamanda turizm gelirlerini de artırmayı hedefliyor. 

Elmalılı Hamdi Yazır

Genellikle Elmalı Hamdi Yazır olarak yanlış söylenen alim, memleketi Elmalı olduğu için Elmalılı ön ismini almıştır. Yakın dönemin ileri gelen din ve İslam bilginlerinden olan Elmalılı Hamdi Yazır, Mustafa Kemal Atatürk ve TBMM  tarafından görevlendirilerek Hak Dini Kur’an Dili ismini verdiği tefsiri yazmıştır. Günümüzde en muteber meallerden biri de kendisine aittir. Ön ismini Elmalı’dan, soyadını da doğduğu Yazır köyünden alan alimin tam ismi de Muhammed Hamdi’dir. Hafızlığını Elmalı’da tamamladıktan sonra İstanbul’da medreseye gelerek yüksek eğitimlerini almış, ikinci Meşrutiyet döneminde milletvekilliği yapmıştır. Kendisi musiki ve hat sanatında da yetkin bir isimdir. 27 Mayıs 1942 yılında vefat eden Elmalılı Hamdi Yazır, hem ilçenin hem de Antalya’nın yetiştirdiği önemli isimlerdendir.  

 Elmalı Nerede, Nasıl Gidilir, Ne Yenir?

Antalya'nın kuzeybatısında yer alan ilçenin Antalya merkezine uzaklığı 73 km'dir. Dolayısıyla Antalya merkezine hava yolu ile geleceklerin devamında kara yolu ile ulaşımı oldukça kolaydır. Bunun dışında Elmalı’da bulunan otogara da çevre illerden ve Antalya merkezinden otobüs seferleri bulunmaktadır. 1,433 km2 yüz ölçümü ile Türkiye'nin 179. Büyük ilçesi olan Elmalı’da 61 mahalleye sahiptir. Elmalı’ya geldiğinizde Leblebiciler Çarşısını gezebilir ve yöresel yemek arıyorsanız Fırın Kebabı ile Kızılı Sulu Et yemeğini yemeniz tavsiye olunur. Tatlı olarak da ilçenin Gaziler Helvası meşhur. Antalya'nın genel iklimine nazaran daha serin ve farklı bir dokuya sahip olan Elmalı, elmaları ve tarihiyle sizleri bekliyor.  

Alıntılar: http://www.antalyakulturturizm.gov.tr/TR,176681/fotograf-galerisi.html http://www.elmali.bel.tr

02.07.2021