Uluslararası Turizm Ölçeğinde Antalya

Resmi olarak böyle olmasa da Antalya için kullanılan fiili bir sıfat var: “Türkiye’nin turizm başkenti” Akdeniz bölgesinin incisi konumundaki Antalya ili, elbette böyle bir sıfatı sonuna kadar hak ediyor. Antalya’nın turizm başkenti olarak anılmasındaki en önemli etken elbette yaz turizmi. 1980’li yılların son bölümü ile birlikte öncelikle ulaşım alanında yapılan yatırımların devamında konaklamaya dönük hamleler ve buna bağlı planlamaları ile Antalya, yalnızca merkezi ile değil tüm ilçeleri ile birlikte Türkiye’de yaz turizminde başı çeken ilk şehirler arasında yer alıyor. Böyle bir hedefleme ile uluslararası markaların da dahil olması üzerine Antalya, aynı zamanda ülkenin en büyük 5 şehrinden biri de oldu. Hem kentleşme, hem turizm hem de ilginin ve nüfusun artmasıyla Antalya turizm yönünden bugün yalnızca ulusal değil uluslararası bir konumda. Tam da bu noktada yani şu an yaşadığımız yıl olan 2019’da Antalya’yı artık uluslararası bir değerlendirme ile ele almak gerekiyor. Bu sayfalarda ilçelerinden, öne çıkan lezzetlerinden, havalimanlarından, kültüründen, tarihinden ve turistik noktalarından detaylı olarak bahsettiğimiz Antalya’yı tüm bu verileri ile beraber uluslararası ölçekte değerlendirelim istedik. İşte rakamlar ve kıyaslamalarla uluslararası turizm ölçeğinde Antalya.

Antalya Turizm Verileri

Öncelikle Antalya’nın turistik verilerine olabildiğince geniş bir çerçeveden en güncel rakamlarla bakarak bir fotoğraf oluşturmaya çalışalım. Antalya’nın tamamı ele alındığında 500 bin yatak kapasitesi ve ikibinin üzerinde tesis bulunuyor. Tabi ki tek başına tesis sayısının bir anlamı yok ancak nicel anlamda bu sayılar, bir kent açısından oldukça yüksek. 2019 ilk çeyrek verilerine göre Antalya’da ortalama doluluk oranı %61 seviyesinde gerçekleşti. Yaz aylarında ise bu oran kimi zaman %100’e yaklaşıyor. 500 bin kişilik kapasitenin bir kişinin kalış süresini ortalama 1 hafta olarak aldığınızda bu yaz mevsiminde kaba bir hesapla 6 Milyon civarında kişinin sirkülasyonu anlamına geliyor. Yani, aylık ortalama 2 milyona yakın kişinin bir kente nitelikli bir hayat sürmek için geldiğini ve bir kentin bunu fazlasıyla sağlayabildiğinden söz ediyoruz. Gelelim, tesis ve yatak sayıların nitelik kısmına. Yine resmi veriler ve Otelciler Birliği’nin açıkladığı rakamlara göre belediye ile bakanlık belgeli sayıları 2 binin üzerine çıkan tesislerin içinde 5 yıldızlı otel sayısı 310, birinci sınıf tatil köyü sayısı 44 olarak görünüyor. 200 adet 4 yıldızlı otel, 108 adet 3 yıldızlı, 39 tane de 2 yıldızlı otel, bakanlık belgesine sahip. Bunlara bir de belediye işletme belgeli olanları eklemek gerekiyor. Ancak burada nitelik değerlendirmesi yaptığımızda 44 tane birinci sınıf tatil köyü ile 310 5 yıldızlı otel sayısı, gerçekten çarpıcı. Bir ülkeden değil bir şehirden bahsediyoruz. 12 adet tam donanımlı golf tesisi de nitelik anlamında önemli. Ülke demişken tüm verilerden hareketle Antalya’nın konaklama kapasitesi, Türkiye’nin %20’sini oluşturuyor. Ulaşım ayağında ise Türkiye’nin geride kalan 15 yıllık zaman diliminde yapılan duble yollar, elbette acil eylem planı çerçevesinde Antalya’yı da içine aldı. Karayolu ile Antalya ve ilçelerine ulaşım şu anda gayet iyi durumda. Ancak bundan da önemlisi, uluslararası anlamda değerlendirmek gerekirse havalimanları. Daha önce bu sayfalarda Antalya’nın havalimanları hakkında detaylı bir yazıyı, sizlere sunmuştuk. Oradaki verileri yeniden hatırlayalım. Antalya Uluslararası Havalimanı’nın yıllık yolcu taşıma kapasitesi şu anda dış hatlarda 12 Milyonun üzerinde. Buna bir de 1,5 milyon kapasiteye çıkarılan Gazipaşa Havalimanı’nı da eklemek gerekiyor. Yani, yukarıda konaklama bazında yaptığımız yaz mevsimindeki 3 ayda 6 milyon kişi hesabı, bu yıllık rakamın esas ağırlığının yaz aylarında olduğu düşünüldüğünde örtüşüyor. Bu hesap bize başka bir sonucu daha sunuyor. Antalya, yurt dışından yıllık 12 Milyonun üzerinde talebi karşılayacak imkanlara fazlasıyla sahip.

Dünya Ölçeğinde Antalya Turizmi

Dünya ölçeğinde Antalya turizmini rakamlar bazında kıyaslamalar yaparak değerlendirmeden önce Antalya’nın turizmi derken neyi anladığımızı da kısaca tanımlayalım. Dünya turizm merkezleri olarak kabul gören yerlerin çoğunun tematik bir durumu vardır. Örneğin Las Vegas, Monaco ya da Kıbrıs gibi yerler kumarhaneleri ile, İtalya, Fransa tarihi ile Miami ya da Yunanistan kıyıları deniz turizmi ile Asya ülkeleri kendilerine özgü otantik değerleri ile anılabilir ve bunun gibi örnekler çoğaltılabilir. Antalya’ya bakıldığında ise elbette dünya ölçeğindeki tüm turizm temalarını barındırmıyor ki böyle bir beklenti zaten hiçbir yerden yok, ancak yalnızca bir deniz turizminden de bahsedemeyiz. Antalya’nın antik çağlardan bugüne uzanan çok derin bir kültür – tarih zenginliği, doğal güzellikleri, ırmakları, nehirleri, yürüyüş ve tırmanış parkurları bulunurken Saklıkent gibi kış turizmi olanakları bile mevcut. Doğal olarak var olan bu değerlerin yanında tesisleşmeden ileri gelen golf sahaları, futbol tesisleri ve kamp alanları, fuar ve organizasyon imkanları ile Altın Portakal gibi festival gelenekleri de bulunuyor. Bütün bu kalemlerden ötürü Antalya; deniz, yaz, doğa, kültür, spor, kış, iş ve tematik turizm biçimlerinin tamamını birinci sınıf bir kalite ile karşılıyor. Bu özeti vermemizin nedeni, Dünya ölçeğinde Antalya turizmini kıyaslayacağımız yerleri doğru seçmek hem de dünya liginde hedef koyarken bundan sonrası için de Antalya’nın hakkını verecek vizyoner düşünmenin gerekliliğini hatırlatmak. 2014 yılında yapılan bir araştırmaya göre dünyada yıllık en çok turist alan ilk 10 şehir arasında Türkiye’den İstanbul yer alıyor. Buna göre İstanbul’a o yıl 11,87 Milyon ziyaretçi gelmiş. Zirvede 27 Milyon ile Hong – Kong yer alırken onu 17 Milyon ile Londra izlemiş. Bu rakamlar genel ziyaretçi rakamları ve genelde de ülkelerin en öne çıkan şehirlerini kapsıyor. Türkiye’de turizm kapasitesi ve havalimanı büyüklüğü açısından İstanbul’dan sonra Antalya geliyor. Ege Denizi’nden komşu ülke ve aynı zamanda Akdeniz turizmi yönünden rakip olan Yunanistan’ın toplam sunduğu yatak kapasitesinin 500 bin civarında olduğu düşünüldüğünde Antalya’nın tek başına Yunanistan’ın tamamına denk bir konaklama kabiliyetine sahip olduğu görülebilir. Avrupa’nın ortalama bir havalimanı yıllık yükü, 2018 verilerine göre 8 Milyon yolcu. Antalya’nın 13 Milyon düzeyinde bir rakama karşılık gelmesi de Avrupa ölçeğinde hatta Kuzey Afrika ve Ön Asya ülkeleri arasında öncü bir turizm merkezi olduğunu gösteriyor. Sonuç olarak, bugün Antalya öncelikle Avrupa, Rusya ve Ortadoğu’nun yalnızca yaz aylarında değil yılın her döneminde tercih ettiği bir turizm merkezi konumundan yer alıyor. Önemli olan bu talebi ve potansiyeli, ileriki dönem için hem gelişim ve istihdam hem de marka değeri açısından doğru değerlendirecek planlar yaparak bunları hayata geçirmek olacaktır. Antalya’ya bekleriz.

07.07.2021