Japonların Uzun Ömürlü Olma Sırları

Dünya üzerinde hemen her yerde ellerinde fotoğraf makineler, gülümseyen yüzleri, disiplinleri ve çalışkanlıkları ile dikkat çeken Japonlar, aynı zamanda uzun yaşamaları ile de dikkat çeken bir halk. Peki, Japonların uzun ömürlü olma sırları ve belki de en sağlıklı insanlar olmasını sağlayan sebepler neler? Binlerce yıl öncesine dayanan beslenme alışkanlıkları, üretkenlikleri mi, yaşamı odağına alan çeşitli felsefi yaklaşımları mı, dinginliği önemsemeleri yoksa doğaya saygıları ya da bunların hepsi mi? O zaman birlikte bir göz atalım belki de ilham alacağımız kendi hayatlarımıza uyarlayacağımız birçok bilgiyle karşılaşırız. Öncelikle global ölçekte obezitenin ve Batı ile karşılaştırıldığında kalp hastalığının görülme oranı e düşük ülkelerden biridir. Diyet ve beslenme alışkanlıklarının da uzun yaşamlarında etkili olduğu düşünülüyor. Tam olarak neden bu kadar uzun yaşadıkları bilinmese beslenme alışkanlıklarının özellikle tofu, tatlı patates ve bol miktarda deniz ürünü tüketmenin çok yaşamanın anahtarı olan besinler olduğu biliniyor.

Yeşil Çay Tüketimi

Japon diyet ve kültürünün ayrılmaz bir parçasıdır. Muhtemelen diyetlerindeki uzun ömrü sağlayan birincil faktörlerden biridir. Yeşil çay tüketimi, kalp damar hastalıklarına, diyabet vei sıkça rastlanan meme, prostat, boyun gibi kanser hastalıklarına karşı oldukça etkili. Tadına gelince. Yeşil çayın otsu bir tadı var hani bizim alışık olduğumuz siyah çay gibi değil. Ancak alışırsanız bu tat da sizi mutlu edecektir. 

Balık! Olmazsa Olmaz

Japonlar Dünya’daki balık arzının büyük bir bölümünü tüketirler. Balığı kahvaltıda bile tüketirler. Yapılan bir çalışma, haftada 1-2 kez yağlı balık tüketiminin kalp hastalığından ölme riskini %36 oranında azalttığını gösteriyor. Yapılan diğer çalışmalarda kalp hastalığından korunmanın yanı sıra düşük diyabet riski ve hatta kanser riski sağladığını saptamıştır. Balık tüketiminin en önemli tarafı, balığın Omega 3 ve Astaksantin yönünden zengin olması ve bunların da hastalıklara karşı güçlü besin değerleri anlamına gelmesi. Bu açıdan bakıldığında uzmanlar,  en az 2 porsiyon yağlı balık tüketimini öneriyor. Balıkçılık ülkesi olan Japonya da haliyle balık ve balık yemekleri, Japon yemek kültürü denilince akla ilk gelen öğe. Suşi ve Saşimi gibi yemekler ülkemizde de uluslararası üne sahip. Japonya’nın en büyük endüstrilerinden biri su ürünleri. Tokyo’da yer alan Tsukiji Balık Hali, işlevinin yanında turistik bir öneme sahip. 

Deniz Yosunu Yemek

Japon yemek yeme kültürünün içinde deniz yosunu da ayrı bir yer tutuyor. Tabi her toplum, kendi damak tadını, alışkanlıklarla oluşturduğu için bize oldukça uzak gelen deniz yosunu, Japonlar tarafından günde 4 ile 6 gram arasında yosun yiyorlar.  Peki, yosunun faydası nedir? Yosunun içinde yararlı iyot ile hastalıklara karşı mücadelede oldukça işe yarayan fucoidan isimli bileşikler bulunuyor. Fucoidanların özellikleri, kansere, virüslere ve iltihapa karşı olmasının yanında pıhtılaşma önleyici etki yapmaları. Kanser hücresinin çoğalmasını engellediği görülen bir bileşik olan fucoidan, deniz yosunununda bol miktarda var. Belki bizler Japonlar gibi deniz yosunu yemiyoruz ama iki – üç kuşak öncesi büyüklerimizin yara tedavilerinden deniz yosunu kullandığını hatırlayabiliriz.

Fermente Besinler Tüketmek

Japonların uzun ömürlü olma sırları arasında düzenli olarak tüketilen fermente besinler de var. Fermentasyon, aslında mayalanma anlamına geliyor. Japonların, sıkça kullandığı deniz ürünlerinden baharatlara, sebzelerden soyalara kadar pek çok ürün fermente ediliyor.  Bu durum tüketilen besinlerin mayalanmadan kaynaklı yararlı bakteriler içermesine sebep oluyor. Bu bakterilerin ürettiği K2 vitamini de kalsiyumun damarda birikerek yarattığı kireçlenme adı verilen hastalığa karşıt bir görev görüyor. Örneğin peynir bir fermente ürün ve içinde yüksek miktarda K2 vitamini var. Yine kansere karşı da bir koruma görevinden bahsedilebilir.

Miso Çorbası

Japonlarda çorba deyince Miso. Japonca ismi Misoshuri olan bu çorba, içinde Japonlara özgü Miso hamuru ile Dashi isimli baharatı barındırıyor. Ayrıca patlıcan, havuç, soğan gibi sebzeler de buna katılıyor. Yine K Vitamini yönünden oldukça zengin bir yemek olan Miso Çorbası, Japonlar uzun yaşama sırları içinde yer alıyor. Yüksek miktarda B6 vitamini içeren Miso Çorbasınını eksi yönü, fazlaca sodyum barındırması.

Ikigai Felsefesi

Japonlara göre her insanın bir ikigai’si vardır. Yani sabah yataktan kalkmaları için bir sebepleri vardır. Ve her insan ikigai’sini keşfederek hayatına anlam katabilir. Ikigai; bir insanın hayattaki karşılığı ve hayattan keyif alma sebebinin keşfi denilebilir. Ikigai felsefesi, kişinin hayattaki üretim alanını bulmasını hedefliyor. Hayat bizi, herhangi bir zaman diliminde birden çok sebebe bağlı olarak bir pozisyona getiriyor. İşimiz, eşimiz, yaşadığımız yer, alışkanlıklarımız bir şekilde bir zaman diliminde bir set olarak önümüze geliyor. İşte Ikigai felsefesi, bu setlerin içinde bize ait olanı bulmamızı öğütlüyor. Bizim üretim alanımızın ille de şu an çalışarak para kazandığımız yer olmak zorunda olmadığını esas zevk aldığımız üretim ve deneyim alanlarının keşfini amaçlayan bir yolculuk. Tam da Ikigai felsefesinin içselleştirilmesini bir örnek olarak Japonlarda emeklilik kavramının pek olmadığını, insanların hayatlarının ileriki yaşlarında bile o ana kadar hiç yapmadıkları bir sanat dalında üretim yaparak yepyeni dönemler başlattıklarını görüyoruz. Tabi sağlıklı beslenmenin yanında psikolojik dengeleme de yanında gelince Japonların uzun yaşama sırları da kendisini göstermiş oluyor. 

Çocuklar Gibi Eğlence

Eğlenmeye zaman ayırın. Eğlenceli vakit geçirirken "çocuk olmanın" ne demek olduğunu hatırlamamız gerekiyor ama yetişkinken de eğlenceye zaman ayırmamız çok önemli. Çünkü hayatın kaçınılmaz getirisi olan her türlü "acı"nın ilacı eğlenceli vakit geçirmek. Yazının başında Japonların ellerinde fotoğraf makinesi ve sürekli gülen yüzleri ile gezinmesinden bahsetmiştik. İşte bu aslında hayatı psikolojik olarak hafife alma anlamı taşıyor. Japonların genelde zayıf ve formda olmaları onları hafif yapıyor. Eğlenme, gezme, merak etme alışkanlığı, onların ruhlarını da hafifletiyor. Japonların uzun ömürlü olma sırları listesine belki de en başta bu hafifleme halini koyabiliriz.

Doğru Beslenme - Az Yemek

Aslında İslam kültüründe de yer alan sofraya tok oturup aç kalkmak, Japonlarda kendisini gösteriyor. Japonlar, kahvaltılarını itidalli, öğle yemeklerini hafif ve akşam yemeklerini de sebze, biraz balık ve pirinçle yapıyorlar. Haftada 2 kere yağsız et yemeye gayret gösteriyorlar. Böylelikle hem doğru ve sağlıklı besleniyorlar hem de az yedin diyerek acıkmıyorlar.

Düzenli Egzersiz Yapmak

Japonların uzun yaşamalarının sırları içinde mutlaka yer alan bir madde de çoğunluğun spor merakı. Şehirlerde parklarda yatanları değil koşanları görüyorsunuz. Endüstrisiyle dünyanın en ileri ülkelerinden olan Japonya’da o endüstrinin temeli olan fabrikalarda işçilerin mesai öncesinde toplu jimnastik yaptığını biliyor musunuz? Harika değil mi?  Ama sadece iş yaşamında değil, sabahları biraz hareket etmek özellikle savaş sonrası nesil için yemek içmek gibi bir alışkanlık olmuş. Her gün saat 6.30’da soluğu parklarda bahçelerde alıp radyo eşliğinde cimnastik yapıyorlar. Tüm bunları yaparken, gülümsemeyi, midenizi tıka basa doldurmamayı, teşekkür ve şükür etmeyi unutmayalım. Sahip olduğumuz tek şey bugün. İkigaimizi bulalım, zamanımızın tadını çıkaralım.

02.07.2021