Antalya’nın her bir bölgesinden ayrı bir bereket fışkırıyor. Hem tarihi hem tarımı hem de çevresel güzellikleri ile Antalya’nın her ilçesinde ayrı bir karakter bulmak mümkün. Antalya’nın denize kıyısı olmayan ilçelerinden Korkuteli de bunlardan biri. Antalya Korkuteli, denize kıyısı olmamasına karşın kendine has özellikleri ile Antalya ilçeleri arasında ayrı bir konuma sahip. Şimdi, doğası, tarihi, ulaşımı, huzuru ve leziz mutfağı ile Korkuteli yolculuğumuza başlayalım. 

Antalya Korkuteli Nerede?

Antalya’nın yaylalar ilçesi olarak bilinen Korkuteli, ilin kuzey batısında Kumluca ve Elmalı ilçeleri ile Muğla ve Burdur illerine komşudur. Antalya merkezine ortalama 60 km. uzaklıkta yer alan Korkuteli, yaylaları ile meşhur bir ilçedir. İlçe, Antalya’yı Orta Anadolu’ya bağlayan ana yolun üzerinde yer aldığı için karayolu ile hem çevre illerden hem de Antalya merkezinden kolaylıkla ulaşım sağlanmaktadır. 

Korkuteli Tarihi ve Önemli Tarihi Eserler

Korkuteli tarihi, Antalya geneline hakim olan antik döneme kadar uzanıyor. İlçede halen varlığını sürdüren anıt mezarlar, bu dönemden kalmadır. Antik dönemde bu bölge Psidialılara aitti. Psidia ise Eti İmparatorluğu’na bağlı, kendi içinde özerk bir yapı olarak biliniyor. İlçede yer alan anıt mezarlar gibi antik kent kalıntıları da yine Psidia egemenliğine aittir. Daha sonra Bizans ( Doğu Roma) dönemi öne çıkıyor. Arkeolojik ve tarihsel araştırmalara göre Büyük İskender’in ölümünün ardından bölgede Bizans medeniyeti izleri daha belirgin olarak ortaya çıkmıştır. Bizans sonrası, Anadolu’nun Türkler tarafından fethi ile birlikte Selçukluların egemenliğinde kalan Korkuteli’de o dönemden kalan tarihi eserler dikkat çekiyor. Bunlardan biri de 2. Keykubat tarafından yaptırılan Alaeddin Cami. Cami, daha sonra bir kere restore ya da tamir görmesine karşın bugün yalnızca kapısı ve minaresi kalmış. Bu kapı ve minare ise özenle korunuyor. İlçede bulunan Alaeddin Mahallesi, ismini Alaeddin Keykubat’a ithafen konulmuştur ki kendisinin yaz aylarını Korkuteli’de geçirdiği bilgisi bulunuyor.   Selçuklu’nun dağılmasının ardından bölgede kurulan Hamitoğulları beyliği ile Teke Beyliği, Osmanlı egemenliğine girene kadar Korkuteli yönetimini üstlenmiştir. İlçenin en önemli tarihi eserlerinden biri olan Emir Sinaneddin Medresesi de Hamidoğulları tarafından inşa edilmiştir. Hamitoğulları’nın ardından Korkuteli’yi kendisine 21 yıl başkent yapan ve toplam 123 yıl varlığını sürdüren Teke Beyliği sonrasında 1423 yılında 2. Murat tarafından Osmanlı topraklarına katılmıştır. Öncesinde de 1393 yılında Yıldırım Bayezid tarafından alınmışsa da Ankara Savaşı sonrası bir dönem tekrar Tekeoğulları yönetimine girmiştir. Korkuteli’nin eski ismi ise Istanaz’dır. Yavuz döneminde Antalya sancak beyi olan Korkut Bey, kardeşi Yavuz Sultan Selim ile arası açılınca boğdurulmuştur. 1915 yılında Antalya’ya bağlı bir ilçe olarak ve Istanoz ismiyle kabul edilen yöre, aynı yıl meclis kararıyla Korkut Bey’in hatırasına ithafen Korkuteli ismini almıştır. Antalya Korkuteli ilçesinde bulunan tarihi eserler içinde cami ve medreseler dışında  hamamlar da öne çıkıyor. Selçuklu ve Osmanlı döneminde kalan hamamlar, görülmeye değer. Ayrıca ilçenin tepe bölgesinde yer alan Yaren Dede Türbesi de Korkuteli’yi koruyan bir ermiş mezarı olarak kabul ediliyor.  

Korkuteli Yaylaları

Özellikle yaz aylarında Antalya yerlisinin çokça tercih ettiği yaylalar konusunda Korkuteli başı çekiyor. Yeşillikler içinde serin zamanlar geçirebileceğiniz Antalya  Korkuteli yaylaları arasında en ünlüleri İmecik, Varsak ve Yazır yaylaları. İlçe turizmi açısından da ilgi çeken yaylalar, Beydağları eteğinde bölgenin göz bebeği konumunda bulunuyor. Antalya Yörükleri kadar bahar ve yaz aylarında yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çeken Korkuteli yayları sayesinde ilçe nüfusu 3 katına kadar yükseliyor.    

Korkuteli Tarımı

Antalya, öyle bir il ki her ilçesi tek başına ayrı bir tarım karakteristiği gösteriyor. Finike’nin portakalı, Elmalı’nın elması, Alanya’nın muzu gibi Korkuteli de mantar üretimi konusunda Türkiye’de öncü konumda yer alıyor. Türkiye’de üretilen kültür mantarının %70’i Antalya Korkuteli’de üretiliyor. Korkuteli, kültür mantarı konumunda böylesine önemli bir noktada yer alırken bu durum, ilçede istihdam sağlanması konusunda da önemli bir katkı sunuyor. İlçe tarımında bir başka dikkat çeken ürün ise armut. Ankara armudu olarak bilinen armut türü, Korkuteli ilçesine bağlı Bayat, Tatköy, Esenyurt, İmrahor ve Yazır köylerinde üretiliyor ve adına da kışın hazır olduğu için Karyağdı Armudu deniliyor. Yayla ve Akdeniz iklimi aralığında yer alan Korkuteli’de ayrıca seracılık da gelişmeye devam ediyor. 

Korkuteli El İşleri

Antalya Korkuteli, el sanatları ya da bir başka deyişle el işleri, kültürel yönden önemli bir zenginlik sunuyor. Bu el ustalığı işlerden biri; nalbantlık. İnek ve öküz nalbantlığı Korkuteli köylerinde babadan oğla geçen zanaatlardan biri. Nalbantlık gibi ağaç oymacılığı da Korkuteli kültürüne yer alıyor. Ağaç oymasıyla, kaşık, kirmen, ok, düdük gibi birçok farklı eşyanın el ustalığı ile üretimi söz konusu. Korkuteli’de ayrıca el dokumacılığı da geçmişten gelen bir zanaat. Korkuteli ilçesine geldiğinizde taze meyve ve sebzelerin tadına bakarken günümüzde kaybolan meslekler olarak anılan pek çok el sanatı üretimlerine de rastlayabilir ve evinizde özel bir eşya olarak kullanmak için alabilirsiniz.  

Korkuteli’de Ne Yenir? Antalya Korkuteli Mutfağı

Antalya yöresine özgü mutfak çeşitliliğinin farklı örnekleri Korkuteli ilçesinde de mevcut. Antalya'nın dondurması olarak bilinen keçi sütünden yanıksı dondurma konusunda Korkuteli oldukça iddialı. İlçede  yanıksı dondurmayı keyifle yiyebileceğiniz yerel işletmeler bulabilirsiniz. Saf keçi sütünün kaynatılması sırasında hafif yanması sonucu ortaya çıkan yanıksı tadın dondurmaya yansımasından dolayı bu isim kullanılıyor. Korkuteli tatları arasında öne çıkan bir lezzet de şiş köftesi. Korkuteli köfte ustaları,  kendilerine özgü hazırladıkları köfte harcını, tıpkı Adana kebap gibi şişe dizerek pişirdikleri köfteyi daha sonra şişten çekerek servis ediyorlar. Şişte köfte ya da şiş köfte adı verilen bu köftenin yanında verilen piyaz da mutlaka denenmeli çünkü Korkuteli’de yiyeceğiniz piyaz, herhangi bir yerde yediğiniz piyazdan farklı. Korkuteli’ye Ne Zaman Gidilir? Yemyeşil doğası, serin ve temiz havaya sahip yayları ile Korkuteli, özellikle alternatif bir yaz tatili yapmak isteyenler için ideal.  Yazın sıcaklarına karşın serin yaylalarda ve Beydağlarından akan sularda serinleyebilir ya da Antalya merkezi ve kıyı ilçelerinde planlayacağınız tatilinizi, merkeze 60 km mesafede yer alan Korkuteli ile birleştirebilirsiniz. Ayrıca ilkbahar ayları ile kış aylarında da ilçenin ayrı bir güzelliği var. Psidia ve Selçuklu tarihini meraklı iseniz mutlaka görmeniz gereken Korkuteli’de ayrıca Ağustos ayında yapılan Mantar Festivali’ne de katılabilirsiniz. Festival zamanı yaklaştığında, festivalin güncel programı ile ilgili bilgilere yine bu sayfalardan ulaşabileceksiniz. Antalya Korkuteli, sizleri bekliyor.  

Kaynaklar : http://www.antalyakulturturizm.gov.tr