Noel Baba yani St. Nikholaos efsanesinin doğum yeri olarak bilinen Demre’nin aslında Noel Baba’nın büyüdüğü yer olduğunu biliyor muydunuz? Noel Baba’nın asıl doğum yeri Patara olarak biliniyor. Eğitiminden sonra Noel Baba Demre kasabası Myra’nın Piskoposu oluyor ve de Demre’de Noel Baba anısına bir kilise veya müze ve Noel Baba mezarı inşa ediliyor. Bu yüzden, Demre’yi görmeye gittiğinizde tüm yerleşim yerlerini ziyaret ederek Noel Baba’nın ayak izlerini takip edebiliyor ya da doğal güzelliklerin ve tarihi mirasın keyfini sürebiliyorsunuz. Demre’deki kilisenin duvarlarında yer alan freskolarda da Noel Baba’nın hayat hikayesinin ve mucizelerinin bulunduğunu göreceksiniz. Kısacası, Noel Baba Antalya’da doğuyor, büyüyor ve ölüyor.
Demre Marmaris veya Bodrum gibi bilindik bir tatil yeri olmayıp doğal güzellikleri ve tarihiyle öne çıkıyor. Bölgede gece hayatı olmadığından yaşayanlar geçimini seracılıkla sağlıyor. Genelde, Rusların ziyaret ettiği tatil beldesi Demre’de çoğu tabelalarda da Rusça yazılar mevcut. Demre’yle ilgili ilginç olan şey hiç minibüs veya şehir içi otobüs bulunmuyor. Ulaşım için yalnızca taksi, bisiklet ve motosiklet kullanabiliyorsunuz. Demre halkının hemen hemen hepsinde motor bulunuyor. Myra’da ise dikkat çekici kaya mezarları yer alıyor. Bu mezarlar tiyatronun üzerinde ve doğu taraftaki nehir nekropolü denilen yerde olmak üzere iki ayrı yerde toplanıyor. Ayrıyetten, bahsedilen mezarların kabartmalar ve yazılarla süslendiğini görüyorsunuz. Likya kenti olan Myra St. Nikholaos’ın piskoposluk yaptığı yer olduğu için ününü tüm ortaçağ boyunca sürdürmüş bulunuyor. Akdeniz bölgesinde konumlanan Myra ziyaretinizde bu kenti aynı ismi taşıyan ova üzerinde bulabilirsiniz.
Noel Baba efsanesinin kökeninin İskandinavya ülkelerinin çok eski inançlarından geldiğini, Noel Baba’nın geyikler tarafından çekilen bir kızakla dolaşmasından anlıyorsunuz. Halbuki gerçek Myra’lı Aziz Nicholaos’ın yaşadığı ve büyüdüğü yerler hiç kar yağmayan Akdeniz kıyıları olarak karşınıza çıkıyor. Her sene 6 Aralık’ta Myra’da Noel Baba etkinliklerinin yapıldığını unutmayın.
Herkesin bildiği gibi Noel Baba Müzesi veya St. Nikholaos Kilisesi aslında Noel Baba’ya ait değil çünkü Noel Baba’nın kökeni de aslen İskandinavya ülkelerinin inançlarına uzanıyor. Noel Baba denmesinin nedeni olarak St. Nikholaos’un kimsesi olmayan çocuklara yardım etme hevesi, onlara yemek ve hediye dağıtması şeklinde yorumlanıyor. Bu nedenle, Noel Baba’yla karıştırılıyor. Kilise ilk olarak 6. yüzyılda Aziz Nikolaos’ın ölümü nedeniyle yapılıyor. Günümüzdeki hali ise 8. yüzyıldan itibaren inşa edilmeye başlanıyor. 11. yüzyılın ikinci yarısında ise bir de manastır ilave ediliyor. 1863 yılında Rus Çarı II. Aleksandr binayı ve çevresindeki bölgeyi Osmanlı Devleti’nden satın alıyor ve restorasyon çalışmalarına başlıyor fakat daha sonra Osmanlı Devleti bölgeyi ve kiliseyi geri alıp Ruslara sadece restorasyon yapma hakkını veriyor. Lakin, restorasyon çalışmaları kilisenin aslını bozacak kadar kötü yapılıyor. Daha sonra, 1876’da bugün de görülebilen çan kulesi ilave ediliyor. 1963 yılında kilisenin doğu ve batı kısımları toprak altından çıkarılıp 1968 yılında da Aziz Nikolaos’ın 1087 yılında tahrip edilen lahiti ortaya çıkarılıyor. Ek olarak, 4 mevsim boyunca kiliseyi ziyaret eden Ruslar bu müzeyi gezerek hac yaptıklarına inanıyor. Son olarak, kilise bugün 7 metre toprak seviyesinin altında yer alıyor.
6 yy.’da türbesinin ünü fazlasıyla yayılan St. Nikholaos’un varlığını kanıtlayan herhangi bir belge bulunmamasına rağmen, Noel Baba’nın memleketi Demre St. Nikholaos Kilisesi görülmeye değer bir kilise. Son olarak, 1087 yılında İtalyanlar St. Nikholaos’un kemikleri İtalya’nın Bari kentine götürülüyor ve böylece Noel Baba Avrupa’da da ünlenmiş oluyor.