Gül Şehri Isparta'nın Bir O Kadar Güzel Lavanta Bahçeleri

Gül şehri Isparta’nın bir o kadar güzel Lavanta bahçeleri, mor renkli köy olarak tanınan Torosların eteğindeki Isparta’nın Kuyucak köyünde bulunmaktadır. Kuşçular ve Çukurören köylerinde de lavanta tarlaları bulunmaktadır. Turizm ve kültür bakanlığının gelecek turizmde kalkınma programıyla desteklediği Isparta’nın lavanta bahçeleri bugünkü haline ulaştı. Lavanta üreticiliğine 1975 yılında başlayan Kuyucak köy halkı özel eğitimlerden geçerek günden güne çiçek yetiştiriciliği konusunda uzmanlaşmıştır. Lavantalardaki uçucu yağın kozmetikten parfümeriye kadar kullanılmasıyla başta Isparta olmak üzere Türkiye ekonomisine de büyük katkı sağlamıştır. Burada yetişen lavantalar ekonomik anlamda katma değere sahiptir. Lavanta cenneti Kuyucaklı Köyü; doğal güzelliğini ve ekonomisinin ciddi bir kısmını lavantaya bahçelerine borçludur. Lavanta üretimi yanında görüntüsüyle de yılda birçok turisti çektiğinden turizm sektöründe de ekonomiye katkı sağlıyor. Öncelerde evlerin bahçelerinde, sokak kenarlarında veya gül bahçelerinin etrafında hobi olarak başlanan lavanta ekimi bugün dünyada büyük bir ticaret aracına dönüşmüştür.


Lavanta, ismini Latince’de temizlemek anlamına gelen “lavare” fiilinden almaktadır. Sanırım bu hoş kokuları yüzünden lavanta denilince hepimizin aklına temiz kokulu çarşaflar geliyor. Her ne kadar insanlara hoş kokulu gelse de haşere ve böcekler için aynısını söyleyemeyiz. Bahçenize, saksılarınıza hatta gardıroplarınıza yerleştireceğiniz lavantalar karasinek, sivrisinek, güve, pire gibi hayvanları kovmak için iyi bir yöntem olarak görünüyor. Ayrıca Ortaçağ döneminde hastalıkları kovmak için lavantadan yapılan buhurları saraylarda ve kiliselerde sıkça kullanılıyordu. 


C vitamini bakımından da zengin olan lavantalar fabrikalarda işlenip krem, sabun, temizlik malzemesi hatta çay olarak birçok alanda evlerimize konuk oluyor. Günümüzde uzmanların birçoğu söz birliği ederek lavantanın insan vücuduna birçok yararı olduğunu söylüyor. Arıların lavanta çiçeğiyle doğal olarak ürettikleri lavanta balı bunlara bir örnektir. Yumuşak, boğaz yakmayan bir bal olarak bilinen lavanta balı karaciğerin temizlenmesine yardımcı olup vücuda antioksidan desteği sağlar.


Ayrıca çay ve yağ şeklinde kullanılan lavanta, içerdiği uçucu yağı sayesinde depresyon, anksiyete, uykusuzluk gibi problemlerde sakinleştirici ve uyku düzenleyici bir etkiye sahiptir. İnsan psikolojisine iyi gelmesinin yanı sıra fiziksel ağrılar için de çözümler sunduğu söyleniyor. Lavanta yağı ağrıyan eklemlerde veya romatizma ağrılarında kullanıldığında fayda sağladığı söyleniyor. İçerdiği antioksidan yoluyla sindirim sistemine iyi gelip idrar söktürücü özelliğe sahip olan lavanta; aynı zamanda mide bulantısına veya böbrekte oluşan ağrılara iyi geldiği söyleniyor.


Haziran sonu temmuz başı gibi çiçeklenmeye başlayan lavantalar 40- 45 güne kadar 1 metreye kadar uzayıp görenleri kendine hayran bırakan görüntüsüne ulaşıyor. Ağustos ayına geldiğimizde hasat edilmeye başlanan lavantaların bu aylarda bu doğal güzellikten haberdar olan ziyaretçileri de çok oluyor. Lavantaların doğal güzelliğinin yanında hoş kokuları da turistleri hayran bırakıyor. Köye gelen turistler otantik köy havasında geleneksel serpme kahvaltılarını yapabiliyor. Ayrıca köy içinde bisiklet sürebiliyor ve gün batımında mis kokulu lavantalar arasında yürüyüş yapabiliyor. Dileyen ziyaretçiler için hazırlanan lavanta bahçelerinin arasında fayton turlarına katılabiliyorlar. Köyde yaşayanların açtığı tezgâhlardan lavanta yağı, sabunu, kesesi ve daha birçok hediyelik eşya satın alabilirsiniz.


Köydeki lavantalar ilk önce köy, sonra Isparta, daha sonra Türkiye için önemli bir gelir kaynağı haline gelirken en önemlisi özellikle köyün kadınlarına ekmek kapısı açmıştır. Köyün kadınlarına yepyeni bir yaşam alanı sunmuştur. Aşağı yukarı 250 kişi yaşayan köyde şimdilerde lavanta bahçeleriyle köyden kente göç azalıyor ve köyün nüfusu da günden güne artıyor.

28.01.2023