Sıra Şimdi Babalarda! Babalar Günü Kutlu Olsun

Her yıl Haziran ayının üçüncü Pazar günü, tüm dünyada Babalar Günü olarak kutlanıyor. Babalar günü nasıl ortaya çıktı ve Babalar Günü tarihçesi nedir sorularının yanıtlarını geçen yıl yine Babalar Günü vesilesiyle yayınladığımız şu yazımızda detaylı olarak vermiştik. O yazıda da geçen Sonora Smart Dodd’un başlattığı bu gelenek 1966 yılından beri tüm dünyada devam ediyor. 2019 yılı Babalar Günü ise 16 Haziran Pazar gününe denk geliyor. Bu özel ve değerli günde bir kez daha Babalarımızı hatırlarken Babalığın önemini vurgulayan eserlere de bir göz atalım.

Babalık ve Baba Figürü

Bir insanın babasını aslında iki türlü bir yolla ele almak gerekir. Bunlardan ilki doğal ve ilk akla gelen biyolojik babalık. Herkesin bir biyolojik babası doğal olarak vardır. Ancak bir kişinin babasına olan sevgisi, babasının biyolojik olarak babası olmasından çok hayatında kapladığı yer ve anlamı ile ortaya çıkar. Bu nedenle ebeveynlikte babalık müessesi, bir kişinin çocuğunun biyolojik babası olsun, olmasın hayatında onunla kurduğu ilişki ile bir anlam kazanır. Sıkça duyulan ve Freudyen psikolojik yaklaşımlarda da kendisine yer bulan “Baba figürü” denilen kavram da hem bu anlamla hem biyolojik olarak güdülerle bir bütünü ifade eder. Peki, baba figürü olarak ortaya çıkan bu olgu aslında hangi anlamlara gelmektedir? İnsanın gelişiminde kendisini var eden bir anne-baba algı dengesi vardır. Burada yer alan roller için anne ve baba figürü tanımı yapılıyor. Anne, hamileliği boyunca çocukla kurduğu bağa ilave olarak doğum sonrası da başta emzirme olmak üzere fiziksel bağını sürdürüyor. Dolayısıyla anne figürü, çocukta ihtiyaç giderme, sığınma ve şefkat olarak tanımlanıyor. Doğal olarak gelişen bir fiziksel temasın olmadığı baba ise kendisini çocuğa yaşadığı ortamda annesinin eşi olarak tanıtıyor. Bu da baba – çocuk ilişkisini anne-çocuk ilişkisine nazaran daha görece ve daha kişiye özel kılan bir durum. Çünkü anne-çocuk ilişkisinde kişiye özel ilişkiler, baştan var olan ve yukarıda sonuçlarını verdiğimiz durumun üzerine inşa edilirken baba-çocuk ilişkisinde doğrudan bu ilişkiler belirleyici oluyor. Baba figürü de geleneksel toplum yapısı ve ataerkil anlayışın da etkisi ile evi yani çocuğun bulunduğu yuvayı koruyan, kollayan, geçimini sağlayan bir noktadan gelişiyor. Bu temel algılama ile baba ile çocuk arasında gelişen ilişkinin derinliği de babanın sorumluluk alan, fedakar bir kişi olarak tanınması ile devam ediyor. Anneliğin toplumdaki karşılığı emek ve şefkat olurken babanın karşılığı da fedakarlık ve sorumluluk sahibi olması üzerinden değerleniyor. Çocukların babalarına duydukları saygı, çoğu zaman sevginin önüne geçse de ilerleyen süreçte çocuk ile baba arasında karşılıklı yeniden tanışma ile çok özel bir ilişkiye dönüşür. Dolayısıyla bu özel ilişki, saygı ve sevginin harmanlandığı olgun bir duygu durumunu işaret eder. Baba olmak da babalığı çocuğuna onun ihtiyaç ve duygularını tamamlayıcı biçimde yansıtabilmek de hem zor hem de çok değerli bir meşakkattir.

Baba ve Sanat

Babalığın yukarıda özetlemeye çalıştığımız özel ilişki durumunun insan hayatına psikolojik etkilerini hem baba hem de çocuk tarafından değerlendiren pek çok sanat eseri bugüne kadar yazılmıştır ve yazılmaya devam ediyor. Sanat eserleri olarak yerli ve yabancı öne çıkanlarının detaylarına yer vereceğimiz roman ve tiyatro oyunları dışında psikanilitik çalışmalarda da baba teması çokça işlenmiştir. Bu konuda en çok bilinen çalışmalar ise Sigmund Freud ve Jacques Lacan’a aittir. Kişinin karakterinin oluşumunda baba etkisi üzerine Freud ve Lacan tarafından öne sürülen teoriler de yine bu sanat eserlerine ve filmlere konu olmaya devam etmektedir. Baba ve sanat ilişkisi üzerine öne çıkan yerli ve yabancı eserlere de Babalar Günü vesilesiyle bir göz atalım. Belki siz de bu değerli yapıtları henüz okumadıysanız bu sayede edinerek koleksiyonunuza ekleyebilirsiniz.

Hasan Ali Toptaş - Kuşlar Yasına Gider

Yerli edebiyatın en özgün ve yaşayan yazarlarından olan Hasan Ali Toptaş, Kuşlar Yasına Gider isimli romanında Ankara’da yaşayan ve romanın anlatıcısı olan başkahramanın babasının geçirdiği trafik kazası sonrası memleketleri Denizli’deki tedavisi için sıkça yaptığı yolculuklara yer verir. Toptaş romanında, aynı zamanda yazar olan romanın başkahramanının babasıyla kurduğu ilişkiyi hayatın farklı yönlerinden ele alarak eserinin merkezine alır.

Dostoyevski – Karamazov Kardeşler

Freud tarafından dünya edebiyat tarihinin en değerli eseri olarak adlandırılan Karamazov Kardeşler romanı, Dostoyevski’nin Budala ve Suç ve Ceza romanları ile birlikte en büyük baş yapıtlarından biri olarak kabul ediliyor. Oldukça sürükleyici ve derinlikli bir roman olan Karamazov Kardeşler, oğulların babalarının hayatlarındaki izleri sorgularken aynı zamanda büyük bir hesaplaşma da yaşarlar.

Turgenyev – Babalar ve Oğullar

Baba ile ilgili eserler denilince akla gelen en önemli romanlardan biri de adından da belli olduğu gibi usta yazar Turgenyev’in Babalar ve Oğullar romanıdır. Baba ve oğul ilişkisini, Batılılaşma etkisindeki toplumsal değişimler içinde hikayeleştirerek ele alan Turgenyev’in Babalar ve Oğullar romanı aynı zamanda Rus edebiyatının ilk modern eseri olarak da kabul edilir.

Reşat Nuri Güntekin -  Yaprak Dökümü

Yakın zamana kadar televizyonda yayınlanan ve milyonların takip ettiği bir dizisi de yapılan Yaprak Dökümü, Reşat Nuri Güntekin’in en ünlü eserlerinin başında geliyor. Hızla akan ve her akışında değişimler yaratan zaman içinde geniş ailesini bir arada tutmaya çalışan Ali Rıza Bey’in hikayesinin öne çıktığı romanda Güntekin, baba – aile ilişkisini her yönden ustalıkla ele almıştır.

Arthur Miller – Bütün Oğullarım, Satıcının Ölümü

Modern dönemin en büyük tiyatro oyunu yazarlarından olan ABD’li Arthur Miller, her biri birbirinden kıymetli oyunlarının ikisinde baba hikayesini merkeze alır. Bunlardan bir tanesi Bütün Oğullarım oyunudur. Bütün Oğullarım oyununda Arthur Miller, bireyin toplum karşısındaki sorumluluğunu ele alırken maddi değerlerin etik değerlere üstün geldiği bir toplumda manevi değerlerini yitirerek her  şeyi parayla belirleyen insanların kendi hayatları kadar başkalarının hayatlarını da ne denli olumsuz etkilediğini gösterir.  Oyunda baba Joe Keller ile oğulları arasındaki ilişki merkezde yer alır. Miller’ın bir başka oyunu Satıcı’nın Ölümü ise çocuğunun mutluluğu ve ailesinin refahı için değişen ekonomik koşullarda ayakta kalarak ilerlemiş yaşına karşın satış yaparak para kazanmaya çalışan bir babanın dramatik öyküsünü, yine usta bir örgü ile sunar. Bu Babalar Günü’nde siz de babanıza sanat eserleri armağan edin, onunla beraber tiyatroya, sinemaya ya da güzel bir açık hava etkinliğine katılın. Babalar özeldir, Babalar Günü kutlu olsun.

07.07.2021