14 Kasım Dünya Diyabet Günü – Diyabetin Günümüzdeki Karşılığı

14 Kasım tarihi, şeker hastalığı olarak bilinen diyabete dikkat çekmek için Dünya Sağlık Örgütü (WHO) aracılığıyla BM Dünya günleri arasında Dünya Diyabet Günü olarak belirlenmiştir. Diyabete verilmesi gereken önem ve hem diyabet olanlar hem de tüm insanların sağlığı açısından farkındalık yaratmayı amaçlayan 14 Kasım Dünya Diyabet Günü’nde diyabetin tanımı ile bu özel günde ne gibi etkinlikler yapıldığına bir göz atalım.

 

Diyabet Nedir? Diyabet Hastalığının Tanımı

Halk arasında şeker hastalığı olarak bilinen diyabet, kendi içinde de tiplere sahip olan bir rahatsızlık. Şeker hastalığı, sinir yapan, beslenme konusunda dikkat etme gerektiren bir hastalık olarak esasen hafife de alınır. Gerçekte ise diyabet olarak ifade edilen bu vaka, vücutta pankreas isimli salgı bezinin yeterli insülin hormonu üretmemesi ya da üretilen insulin hormonunun etkili bir şekilde kullanılamaması halinde ortaya çıkan ve hayat boyu devam eden bir hastalıktır. Diyabet, körlükten böbrek yetmezliğine, kalp krizinden kısmi felce kadar pek çok kritik vakanın da sebebi olabilmektedir. Peki, insülin nedir diye soracak olursak onu da Pankreastan salgılanan şeker metabolizmasını düzenleyen bir hormon olarak ifade edebiliriz. İnsülin, bu düzenlemeyi insülin reseptörü isimli bir yapıya bağlanıp aktive olarak gerçekleştirir. İnsülin reseptörünün insülinin bağlanmasına izin vermemesi halinde ise insülin kanda yeterli miktarda olmasına karşın görevini yapmıyormuş şeklinde bir durum oluşur. Kısacası diyabet, pankreas – insülin ilişkisinin sağlıklı gerçekleşmemesi ve buna bağlı olarak vücutta şeker düzenlenmesinde yaşanan sorunların yarattığı bir hastalıktır. Yapılan ölçümlere göre 420 Milyon kişinin üzerinde yetişkinin diyabet olduğu tahmin ediliyor. Bu rakam 7 Milyar civarındaki dünya nüfusuna oranlandığında bir hastalık için oldukça yüksek. Asıl dikkat çekici istatistik ise 1980 yılında diyabet olan kişi sayısının 108 Milyon olması. Ortalama 25-30 yıllık süre zarfında 4 kattan fazla bir rakama ulaşılmış olması, insan sağlığı yönünden endişe verici. Yetişkin nüfus içindeki diyabet oranının %8,5 seviyesine gelmiş olması, hastalığın yaygınlığı açısından da fikir veriyor. Bunun en önemli nedeni olarak ise dünya genelinde artan obezite ve yüksek kiloya bağlı risk faktörleri gösteriliyor. Düzensiz ve dengesiz beslenmenin yanında gıda temini ve kalitesinde doğallıktan uzaklaşmak da bunun en önemli etkeni.

 

Diyabet Türleri ve Korunmanın Yolları

Diyabetinin Tip 1 ve 2 olarak adlandırılan iki türü bulunuyor. Tip 1 Diyabet rahatsızlığı, genetik faktörlerin de etkili olduğu ve vücuttaki dengelerin bozulmasıyla erken yaşta ortaya çıkan bir tür. Bu türde rahatsızlığın teşhisi durumunda ilaç tedavisi ve beslenmenin sıkı kontrolü önem taşıyor. Tip 2 diyabet ise daha sonradan ortaya çıkan hastalık türü. Bu tür hastalığın önlenmesi, fiziksel aktiviteler, düzenli ve dengeli besleme ile mümkün olmaktadır. Alkol ve tütün kullanımı da diyabeti tetikleyen unsurlardan biridir. Bu duruma karşı diyabetin tedavi edilebilir yönleri de bulunuyor. Diyabet tedavisinde ilaç tedavisi, düzenli tarama ve komplikasyonların tedavisi hastalığın önlenme ya da geciktirilmesi yönünden başarılı sonuçlar verebiliyor. Diyabete neden olan fizyolojik süreç ise şöyle işliyor. Aldığımız besinlerin çoğunluğu vücutta enerji amacıyla kullanılmak için glikoza dönüştürüyor. Midenin arka yüzeyinde yer alan pankreas da kandan glikozu alıp enerji olarak kullanımını sağlayan insülin hormonunu üretiyor. Besinlerle kana geçen glikoz, işte bu insülin hormonu sayesinde hücrelere giriyor. Hücreler de glikozu enerji yani yakıt olarak kullanıyor. Bu noktada yaktığımız enerji, hücrelerdeli glikoz miktarından düşükse fazla miktar karaciğerdeki yağ dokusunda depolanıyor. Karaciğer yağlanması olarak bilinen rahatsızlık da böyle gerçekleşiyor. Ölçüm değerleri açısından bakıldığında bir insanın açlık kan şekeri düzeyi 120 mg/dl, tokluk halinde kan şekeri düzeyi 140 mg/dl’nin üstüne çıkmamalıdır. Açlıkta veya toklukta ölçülen kan şekeri düzeyinin bu değerlerin üstünde olması durumunda diyabet söz konusudur. Tabi, bunlar genel değerler. Öncelikle düzenli olarak belirli periyotlarda kan şekeri ölçümlerini de içeren kan testleri yaptırmalı ve bu test sonuçlarını da ilgili uzman hekimlere göstermenizde yarar var.

 

Dünya Diyabet Günü ve Türk Diyabet Cemiyeti

Yazımızın başında da belirttiğimiz gibi Dünya Diyabet Günü, 14 Kasım tarihi olarak Dünya Sağlık Örgütü Genel Kurulu tarafından 2007 yılında kabul edildi. İlgili kararda “Acil insan sağlığını geliştirmek ve iyileştirmek için çok taraflı çaba göstermeye ihtiyaç duyulması ve tedavi ile sağlık eğitimine erişim sağlama ihtiyacı” ifadesi yer aldı. 2019 Dünya Diyabet gününün 12. Yılında şimdi bir de Türkiye tarafına bakalım. Türkiye’de diyabetle mücadele ve farkındalık amacıyla kurulan Türk Diyabet Cemiyeti de her 14 Kasım’da bu özel günün anlamına istinaden etkinlikler gerçekleştiriyor. Diyabet kelimesi yerine Diabet kelimesini tercih eden cemiyet, 1955 yılında kuruldu. Türk Diabet Cemiyeti (TDC) kuruluş amacı ve faaliyet alanını; Diabet hastalığı, korunma yolları ve tedavisi hakkında halkın bilinçlenmesini sağlama, eğitimler düzenleme, bilimsel araştırmalar yapma ve politikaların oluşturulmasına destek verme olarak tanımlıyor. 4000 kişinin üzerinde üyeye sahip olan cemiyet, İstanbul, Denizli, Isparta, Mersin, Kayseri ve Konya’da yer alan şubelerinde hasta ve hasta yakınlarına hizmet de veriyor. Ayrıca Türk Diabet ve Obezite Vakfı ile işbirliği halinde 1990 yılında Diabet Hastanesi’ni de hayata geçirerek Türkiye’de bu alanda hizmet veren ilk hastaneye de öncülük etti. Cemiyet, Uluslararası Diyabet Federasyonu’na da üye ve Türkiye’yi bu alanda temsil ediyor. Türk Diyabet Cemiyeti geçen yıl 14 Kasım Dünya Diyabet Günü’nde Kasım ayı boyunca diyabet hastalığına dikkat çekmek ve diyabet hakkında farkındalığı artırmak için etkinlikler de düzenledi. “Ailendeki Diyabeti Tanı”, “Ailendeki Diyabeti İyi Yönet” ve “Aileni Diyabetten Koru” sloganları ile etkinlikler gerçekleştiren TDC, İstanbul’da Ümraniye ve Kadıköy Belediyeleri iş birliğinde kan şekeri ölçümü etkinlileri ve çeşitli kurum ve okullarla “diyabet farkındalığı ve sağlıklı beslenme’” konularında bilinçlendirme toplantıları düzenledi. Bu toplantı ve etkinlikler kapsamında sadece geçen yıl Kasım ayında 1180 kişiye ulaşıldı. Bu çalışmalardan da anlaşılacağı üzere diyabet hastalığı aslında insan ve halk sağlığı açısından es geçilmemesi gereken bir konu ve yalnızca şeker hastalığı olarak değil pek çok önemli hastalığın da sebebi konumunda. Sağlıklı ve dengeli beslenmenin gittikçe zorlaştığı, obezitenin arttığı bir çağda yaşarken 14 Kasım Dünya Diyabet Günü vesilesiyle biz de bu konuda bir kez daha herkesi, sağlıklı beslenme ve egzersiz konusunda uyarırken aynı zamanda bu hastalığa yakalanan herkese de acil şifalar dileyelim.

07.07.2021