Futbolun en büyük sahnesi 1930’lardan beri düzenlenen Dünya Kupası’ndan unutulmaz anları, futbol yıldızlarının yaptıklarını veya yarım kaldığı için yapamadıklarını okumaya hazır olun. 

İlk olarak, Arjantin oyuncusu Diego Armando Maradona efsanesinin golünü hatırlıyorsunuz. 1986’daki İngiltere maçında Diego Armando Maradona ceza sahasına yapılan ortada İngilizlerin kalecisi Peter Shilton ile karşı karşıya geliyor. Peter Shilton uzun boylu olduğu için topu alabileceği düşünülüyor fakat Diego Armando Maradona Peter Shilton’ın boy avantajını ekarte ederek kafa vuruşu yerine elini kullanıp maçı 1-0 yapıyor. Hakem ve yardımcısı bunu atlayıp golü sayıyor, İngilizler itiraz ettiğinde ise artık geç oluyor. Sizler de bu olayı tıpkı Maradona gibi “Tanrı’nın eli” şeklinde adlandırabilirsiniz. İngiltere Arjantin maçında Diego Armando Maradona ilk attığı golden yalnızca 4 dakika sonra kendi yarı sahasında topla buluşuyor. Daha sonra, bütün İngiltere savunmasına rağmen topu karşı kaleye gidene kadar hiç bırakmıyor ve gole doymayarak maçtaki 2. golünü de atıyor. Bu gol ise, “Yüzyılın golü” olarak adlandırılıyor. 

Bir başka Dünya kupası anısı olarak 1930 yılında yapılan ilk Dünya Kupası karşımıza çıkıyor. Uruguay’ın ev sahibi olduğu ve Avrupa’nın yoldan dolayı karşı çıktığı o maçta şaşırtan hakem Belçikalı John Langeus’ın sahada ceket ve kravatla bulunuyor olması. Ayrıca, organizasyonda 13 ülke arasında yer alan Avrupa ülkeleri gemiyle yolda gelirken antrenmanlarını güvertelerde yapıyorlar. Ek olarak, Uruguay’daki ilk dünya kupasında Monti Arjantin forması giymesine rağmen, İtalya Milli Takımı’nda rol alıyor. İlaveten, 1950’de yapılan kupaya Türkiye ilk kez davetli olsa bile maddi sıkıntılar sebebiyle katılım gösteremiyor. Ayrıyeten, Hindistan yine 1950’deki maçları çıplak ayakla oynamak isteyip de reddedilince şampiyonluğa katılmıyor. Bütün bunların dışında, 1942 ve 1946 senelerinde İkinci Dünya Savaşı dolayısıyla dünya kupaları organize edilemiyor.
  
1950 yılında 200 bin kişi tarafından izlenen Brezilya-Uruguay maçında Uruguay’ın şampiyonluğundan sonra ev sahibi ülkenin taraftarlarından 3 kişinin kalp krizi geçirdiğini ve de 1 kişinin intihar ettiğini biliyor muydunuz? 1954 yılına baktığınızda da İspanya Türkiye karşılaşmasını görüyorsunuz. İlk maçı kaybeden Türkiye 2. maçı alıyor. 3. maç ise berabere bittiği için yazı-tura atışı yapılıyor. Bunun sonucunda, Türkiye kazanarak dünya kupalarına katılmaya hak kazanıyor. 

1958 senesinde ise, Dünya kupası tarihinin golsüz biten ilk maçı İngiltere Brezilya maçıyla karşılaşıyorsunuz. Sert geçen bir başka maç 1962 Şili ve İtalya maçı. Bu maçta çok sert fauller yer alıyor ve maç sonrası Şili’deki dükkanlara “İtalyanlar giremez” tabelaları asılıyor. Dahası ilk 12 maçta 37 oyuncu sakatlanıyor. 1970 Meksika Dünya Kupası sarı-kırmızı kart uygulamaları başladığı ve oyuncu değişikliklerinin olduğu ilk maç olarak karşınıza çıkar. 1974 Batı Almanya maçına bakıyoruz ve orda da İtalya milli takım kalecisi Dino Zoff’un 1143 dakika gol yememe rekorunun yerini Haitili oyuncu Sanon’un aldığını görüyoruz.

1982 yılında Kuveyt takımının genel menajeri Şeyh El Sabah Fransa’nın gollerinden birine itiraz etmek için sahaya iniyor ve hakem de sonrasında golü iptal ediyor. 1986 Meksika maçında Arjantin’in yıldız futbolcusu “Tanrı’nın Eli” gibi unutulmaz bir anda daha yaşatıyor. Maradona’nın İngilizleri çalımlayarak attığı güzel golü ise “Meksika Dalgası” diye adlandırılıyor.  

1994 senesi Rusya-ABD maçı da bir ilke imza atıyor. Rus oyuncu Oleg Salenko dünya kupasına 42 yaşında katıldığı için en yaşlı futbolcu ünvanını kazanıyor ayrıca Rusya’nın Kamerunla o sene yaptığı maçta Oleg 5 gol birden atıp skoru 6-1 yapıyor